Çok küçük yaşlarımdan beri, alışverişe, mal alınıp satılmasına hem aşinayım hem de ilgi duyuyorum. Malum, ticaretle meşgul bir aile içerisinde yetiştim. Kardeşlerimle birlikte, esnaflık ile ticareti babamız ve amcalarımızdan, çarşı ve pazardan eve bir şeyler almayı ve alırken pazarlık etmeyi de annemizden öğrendik. Yaşım ilerledikçe, alışveriş kültürünün ve pazaryerlerinin değişimine tanıklık ettim. En çok ilgimi çeken de özellikle gıda perakendeciliğindeki değişim ve farklı kategori türündeki satış noktalarının evrimi oldu. Yaşı kırk ve üzerinde olanlar iyi bilirler; “bakkal” çocukluğumuzdaki en yaygın ve önemli satış noktasıydı. Ancak sanıyorum aynı yaş grubundakiler Ferhan Şensoy‘un 1991 yılında sahnelenen “Kahraman Bakkal Süper Markete Karşı” isimli tiyatro oyununu da hatırlayacaklardır. 90’lı yıllarda çocukluğunu ve gençliğini yaşayanlar olarak, merhum sanatçımızın oyununda verdiği mesajı aslında içten içe hissediyor ve gözlemliyorduk; batılı birçok ülkede gerçekleşmiş olan ekosistemdeki değişimin yarattığı fırtına ülkemize de geliyordu, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.
Yazının devamı için tıklayın.

